Bankaların,
"kredi kartı aidat", "hesap işletim", "kredi dosya
masrafı" gibi ücretler almasına yönelik şikayetlere çözüm bulunması için
kurulan TBMM Dilekçe Alt Komisyonu'na, Tüketiciler Birliği tarafından bir rapor
sunuldu. Türkiye'de bankaların 31 farklı başlık altında tüketicilerden hizmet
bedeli veya komisyon aldığı belirtilen raporda, bunlar içinde en çok şikayet
alanların, kredi kartı aidatları, hesap işletim ücretleri, dosya masrafları,
sigorta bedelleri ve yapılan işlemlerden alınan masraf ve komisyonlar olduğu
vurgulandı.
Tüketiciler
Birliği'nin raporunda dikkat çeken ise bir öneri oldu. Raporda, ''Borcunu
zamanında ödemeyen borçlu nasıl kara listeye alınıyorsa, tüketicilere sorun
çıkartan bankalar da kara listeye alınsın" önerisi yer aldı. Bu önerinin
gerekçelerini, raporu hazırlayan Tüketiciler Birliği'nin Genel Başkanı Nazım
Kaya, RS FM editörlerinden Derya Yaşar'a anlattı.
Tüketiciye
davet!
Bocunu ödemeyen
vatandaşın takip edildiği gibi, sorumluluklarını yerine getirmeyen bankaların
da takip edilmesi ve "kara liste" uygulamasına sokulması gerektiğini
söyleyen Nazım Kaya, tüketicileri de haklarını aramak için göreve davet etti:
Bankalar kara
listeye alınabilir mi?
Peki "kara
liste" uygulamasıyla listedeki bankalarla çalışılmasını engellemek ve
bankaların müşteri kaybetmesini sağlayarak itici güç oluşturmak mümkün mü?
Tüketiciler
Birliği Federasyonu Başkanı avukat Bülent Deniz'e göre "bankaların kara
listeye alınması" önerisi uygulanabilir değil. Deniz'in gerekçesi ise
Türkiye'de vatandaşın çalışacağı bankayı seçme özgürlüğünün olmaması ve tüm
bankaların fiyat politikalarının aynı olması.
Umutlar
Tüketici Yasası'nda
Tüketiciyle
banka arasındaki ilişkinin son dönemde çok gergin olduğunun altını çizen
Tüketiciler Birliği Federasyonu Başkanı avukat Bülent Deniz, bankaların ve
ekonomi yönetiminin bu baskıya kayıtsız kalamayacağını savundu. Deniz, Tüketici
Yasası'ndan da umutlu.