23 Mayıs 2015 Cumartesi

"Kredi İçin Seçim Sonrasını Bekleyin“

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan Tüketici Kredisi Sözleşmeleri Yönetmeliği, dün Resmi Gazete'de yayımlandı. 6 ay sonra yürürlüğe girecek olan Tüketici Kredisi alma konusunda vatandaşı neler bekliyor? Bankalar neden bu kadar yüksek faizlerle kredi veriyor? Tüketiciler kredi alırken nelerde dikkat etmeli? Hukuk Ajansı olarak konuyla ilgili merak edilenleri, Tüketiciler Birliği Federasyonu Genel Başkanı Avukat Mehmet Bülent Deniz’e sorduk.

İşte Tüketiciler Birliği Federasyonu Genel Başkanı Av. Mehmet Bülent Deniz'in verdiği o demeç...

"Yönetmelikler yasalara uygun çıkartılmak zorunda"
Ancak, bizim tüketici yasası ile ilgili temel eleştirimiz bankalarla ilgili düzenlemelerle, bankaları daha çok kollayan ve gözeten bir durum olmasıydı. Tüketici kredilerinde geçtiğimiz yasadan daha farklı bir şey yok. Tüketici kredisi sözleşmeleriyle ilgili, tüketiciyecayma hakkı getirilmesi yeniliği mevcut. Öte yandan tüketici erken ödeme yaptığı takdirde faiz indirimi yapılması söz konusu. Tüketicinin bilgilendirildiğine dair imzasının olduğu bir bilgilendirme formu hazırlanması ile ilgili bir değişiklik getirildi. Bunlar geçmiş döneme göre daha yeni şeyler.

"Şu durumda eksik olduğu söylenemez ama uygulamada nasıl olacak?" 
Örneğin geçtiğimiz günlerde bir arkadaşımın kredi alması gerekmişti, kendisi sözleşmenin bir nüshasını talep etmese verilmeyecekti. Uygulamada bankalar tüketici açısından bu yönetmeliklerin gereklerini yerine getirmiyorlar. Bankaya kredi için giden tüketici zaten zor altında gidiyor yani ihtiyacı olduğu için gidiyor. Böyle bir durumda bankadan herhangi bir talepte bulunması zaten söz konusu olmayacaktır. Dolayısı ile bu düzenlemelerin tüketiciyi feraha kavuşturması gibi bir durum olmayacaktır. 

Basına tüketiciyi rahata erdirecek bir yenilikmiş gibi yansıyor ama krediye ihtiyacı olan bir ülke zaten ekonomi yönetimi bakımından başarısız bir ülke demektir. Kredilerde ödeme kolaylığı yapılacağı söylenemez, zira iki kişi arasında yapılan bir sözleşme gibi düşünmek gerekir bu durumu, bir başkasının müdahalesi olamaz hukuka da aykırı olur. Tüketici hangi orandan kredi aldıysa ödemek durumunda. Tabi esas olan, tüketiciyi, hane halkını bu denli bankaların kucağına iten ekonomik durumu toparlamak, düzeltmektir. 

"Türkiye’de herkesin bankalara borcu var"
İnsanların bankalara olan borç miktarı gayri safi milli hasılayı geçti, neredeyse Türkiye bütçesi kadar oldu. Bu çok tehlikeli bir durum. Zaten seçim yarışındaki tüm partilerin bu borçlarla ilgili düzenleme yapma vaatleri de bu problemden kaynaklanıyor. Kredi kartı borçları alarm veriyor. O borçların bir an önce eritilmesi lazım, bir yapılandırma yasası çıkmalı. 

Borçların faizleri düşürülerek uzun vadeye yayılmalı. Borçlarla ilgili yapılandırma yapılırken temerrüde düşmüş olan borçlar değil tüm kredi kartı borçluları göz önünde bulundurulmalı. Asgari borcu ödeyerek günü kurtaran borçluları kapsamadı, hâlbuki asgari borcu ödeyen ve temerrüde düşmemiş olanları da kapsamalı ki bu borçlar eritilsin ve bu sorun ortadan kaldırılsın. 

"Kredi almak için seçim sonrasını bekleyin"
Seçim nedeniyle ekonomideki belirsizlik ortamlarında faizler hep yüksek seyreder, şu anda da tüketici kredisi faizleri oldukça yüksek. Vatandaşa, seçim arifesinde kredi kullanmamalarını öneriyoruz. Geçmiş dönemlerde mesela ekonominin daha stabil olduğu zamanlar faizlerde düşüş başlıyordu. O takdirde tüketici daha az maliyetle kredi kullanabilirdi. Şu an ekonomideki belirsizlikten dolayı bankalar çok yüksek faiz oranları kullanıyor. Tüketicilere önerim kredi almak için seçim sonrasını beklemeleri.

Sinem Sena Aydın, 22.05.2015 Hukuk Ajansı http://www.hukukajansi.com/guncel/kredi-icin-secim-sonrasini-bekleyin-h12697.html 

Tarihi Yarımadada "Taksi" Şikayetinde Artış

- İstanbul'un tarihi yarımadası Fatih'te, bazı taksicilerin Türk müşteriler yerine turistleri tercih ettiği iddiasıyla yapılan şikayetlerde artış olduğu belirtildi

- Tüketiciler Birliği Federasyonu Başkanı Deniz:
- "Özellikle son günlerde tarihi yarımada içerisindeki taksilerin yaklaşan turizm sezonuyla birlikte yerli vatandaşı reddettiği ve turistlere yönelik bir çalışma gerçekleştirdiği yönünde şikayetler alıyoruz"
- "Taksicilerin müşteri seçmesi, haklı bir gerekçe olmadığı sürece kesinlikle suçtur ve tüketiciler tarafından şikayet konusu yapılabilir"

Tarihi yarımadada, bazı taksicilerin Türk müşteriler yerine turistleri tercih ettiği iddiasıyla yapılan şikayetlerde artış olduğu belirtildi. 

Fatih ilçesinin sınırları içindeki tarihi yarımadanın özellikle turistik bölgelerinde, bazı taksicilerin müşteri olarak turistleri tercih etmesi tepkiye yol açıyor. "Kısa mesafeler için yolcu almama" vatandaşın en çok şikayet ettiği konu olma özelliğini korurken, "taksicilerin Türk yolcular yerine turistleri tercih ettiği" iddiasıyla yapılan şikayetlerde de artış yaşanıyor. 

Tüketiciler Birliği Federasyonu Başkanı avukat Mehmet Bülent Deniz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu konuda taksiciler hakkında sık sık şikayet aldıklarını belirterek, yetkililerin önlem alması gerektiğini söyledi. 

Deniz, taksi hizmetinin tüketici yasasına göre düzenlendiğini hatırlatarak, "Taksicilerin müşteri seçmesi gibi bir durum söz konusu olamaz. Ancak özellikle son günlerde tarihi yarımada içerisindeki taksilerin yaklaşan turizm sezonuyla birlikte yerli vatandaşı reddettiği ve turistlere yönelik bir çalışma gerçekleştirdiği yönünde şikayetler alıyoruz. Taksicilerin bu yöndeki tutumları, tüketici yasasına göre suçtur. Çünkü yasaya göre satıcının tüketiciye malı satmaktan kaçmaması gerekir. Taksicilerin müşteri beğenmesi, haklı bir gerekçe olmadığı sürece kesinlikle suçtur ve tüketiciler tarafından şikayet konusu yapılabilir" diye konuştu.

- "Yakalanan taksici, ceza alır"
Mehmet Bülent Deniz, bu konuda İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı Ulaşım Koordinasyon Merkezi'nin, trafik zabıtasının ve İstanbul Taksiciler Esnaf Odası'nın (İTEO) yetkili olduğuna işaret ederek, şikayetlerin bu kuruluşlara yapılabileceğini bildirdi. 

Deniz, şikayet durumunda trafik zabıtasının, kabahatli olduğu tespit edilen taksicilere ceza kesebileceğini vurgulayarak, "Bu konudaki şikayetlerin yetkili yerlere mutlaka yapılması gerekir. Çünkü haksız bir uygulama. Böyle bir durum İstanbul gibi modern bir şehirde yapılamaz. Üstelik İstanbul, trafik yoğunluğuyla ünlü bir şehir. Tarihi yarımada da nüfusun en yoğun olduğu bölgedir. Burada ulaşımını taksiyle yapmaya çalışan müşterilerin tercihinin olumlu karşılanması gerekir. Yetkililer, bu konuda duyarlı olmalıdır. Özellikle meslek odasının bu konuda katı bir yaklaşım içerisinde olması gerekir. Taksicilik, önemli bir kamu hizmetidir. Bunu yerine getirirken, taksicilerin keyfilikten kaçınmaları gerekir" ifadelerini kullandı. 

- Uğur: "Bu kişiler hakkında gerekli işlemler yapılacaktır"
İTEO Başkanı Yahya Uğur ise bu yönde şikayetlerin kendilerine de yapıldığını aktararak, şikayetleri araştırdıklarını dile getirdi. 

Uğur, her iş kolunda olduğu gibi kendi meslektaşları arasında da kötü niyetli kişilerin olabileceğine dikkati çekerek, "Şikayeti aldıktan sonra araştırma yapıyoruz. Araştırmamızda ilk izlenimlerimiz, belediyeden ruhsat alamamış ve kaçak olarak çalışan bazı taksicilerin bu şekilde çalıştıklarını öğrendik. Tamamen tespit edilmesi durumunda, bu kişiler hakkında gerekli işlemler yapılacaktır. Bu gibi durumlarla karşılaşan vatandaşlarımızın, bu tür taksicilerin araçlarının plakalarını bize bildirmelerini rica ediyoruz" şeklinde konuştu.

Mehmet Ali Derdiyok, 21.05.2015 Anadolu Ajansı

Türkiye Tüketici Hareketi Kuruldu

Türkiye Tüketici Hareketi Bildirgesi
18 Mayıs 2015, İstanbul

Ülkemiz tüketici hakları mücadelesi ile 1980’lerde tanıştı.

Onyıllardır yükselerek devam eden Türkiye tüketici hakları mücadelesi; ülkemizde katılımcı demokrasinin gelişmesi, devlet-birey ilişkisinde ülkenin gerçek sahibinin devlet değil, yurttaş olduğu anlayışının yerleşmesi, yurttaşın hakkını arama, sorgulama, hesap sorma eğiliminin güçlendirilmesinde yadsınamaz çaba ve katkıya sahiptir.

Küresel ekonomideki yaygınlık, teknolojideki başdöndürücü gelişmeler, ekonomi ve yönetim mimarisindeki değişimler, özellikle ülkemiz bakımından demokratik kütür ve toplumsal yapımızdaki değişimler, tüketici hakları mücadelesinde yeni bir evreye geçilmesine işaret etmekte, hatta zorunlu kılmaktadır.

Bu saptamalar ışığında; zamanın ruhuna uygun tüketici hakları mücadelesini geliştirmek genel amacına yönelik olarak; bu mücadele içindeki tüketici örgütlenmelerinin birlik ve dayanışmasını sağlamak, yerel-uluslararası zeminde yaygın, güçlü ve etkin çalışmalar yapmak, kurumsallaşmaya uygun projeler ile ülkemiz insanının yaşam ve yönetim standardını daha üst noktaya taşımak için, aşağıda isimleri bulunan kuruluşlar, Türkiye Tüketici Hareketi adıyla bir araya gelmiş; “Amaç, Kuruluş ve Yönetim ilkeleri”mizi belirlemiş ve imzalamış bulunuyoruz.

Başta, Elektrik abonelerine yüklenen kayıp-kaçak bedelleri olmak üzere, Bankalar, Cep telefon şirketlerinin, ve tüm şirketlerin tüketici hak ihlallerine karşı, e-ticaret alanında yapılan dolandırcılıklara karşı, kamu yönetiminin tüketici haklarına özensiz davranış ve uygulamalarına karşı çok daha etkin ve güçlü mücadele edeceğimizi belirtir; siz değerli basın mensupları aracılığı ile tüketici vatandaşlarımıza ve kamuoyuna duyururuz.

(alfabetik sıra ile)

TÜKETİCİ BİRLİĞİ FEDERASYONU (TBF)
Genel Başkan Mehmet Bülent Deniz 

TÜKETİCİ DERNEKLERİ FEDERASYONU (TÜDEF)
Genel Başkan Yardımcısı Halil Çamalan

BURDUR HASTA VE TÜKETCİLERİ KORUMA DERNEĞİ (BURTÜKODER)
Başkan Kemal Arslan

BURSA TÜKETİCİLER DERNEĞİ (BTD)
Genel Başkan Sıtkı Yılmaz 

ESKİŞEHİR TÜKETİCİLER DERNEĞİ (ESTÜKDER)
Genel Başkan Hasan Atak

TÜKETİCİ BAŞVURU MERKEZİ (TBM)
Genel Başkan Vekili Haluk Atasoy

TÜKETİCİ GÜVENLİĞİ DERNEĞİ (TGDER)
Genel Başkan Murat Köse

TÜKETİCİ HAKLARI DERNEĞİ (THD)
Genel Başkan Turhan Çakar

TÜKETİCİ HAK ARAMA DERNEĞİ (THAD)
Genel Başkan Nihat Altay

TÜKETİCİ HAKLARI MERKEZİ (TÜ-MER) 
Genel Başkan Fatih Dinler 

TÜKETİCİ HAKLARI VE ÇEVREYİ KORUMA DERNEĞİ (TÜRÇED)
Genel Başkan Osman İlhan

TÜKETİCİ MAĞDURLARI ve ÇEVREYİ KORUMA DERNEĞİ (TÜKÇED)
Genel Başkan Ali Öztürk

TÜKETİCİLER BİRLİĞİ DERNEĞİ (TB)
Genel Başkan Mahmut Şahin

TÜKETİCİLER DERNEĞİ (TÜDER)
Genel Başkan Levent Küçük 

TÜKETİCİNİN VE REKABETİN KORUNMASI DERNEĞİ (TÜRDER)
Genel Başkan Uğur Özgöker 

TÜKETİCİ SORUNLARI DERNEĞİ (TÜSODER) 
Genel Başkan Aydın Ağaoğlu 

TÜKETİCİYİ KORUMA DERNEĞİ (TÜKODER)
Genel Başkan Haşmet Atahan 

TÜKETİCİYİ KORUMA VE DAYANIŞMA BİRLİĞİ DERNEĞİ (TÜKO-BİR)
Genel Başkan M. Hamil Nazik

Yasayı Delen Şirketlere Yönelik Rapor Hazırlanıyor!

Tüketiciler Birliği Federasyonu Başkanı Mehmet Bülent Deniz onayını geri almak isteyen tüketicinin bunu ücretsiz yapabilmesi gerektiğini belirtti.

Tüketiciler Birliği Federasyonu (TBF) Genel Başkanı Mehmet Bülent Deniz, "Sizin onaylamadığınız firmanın doğum gününüzü bile kutlamaya kalkan bir iletisi varsa o da yasa kapsamında yasaklanan iletiler arasında yer alıyor" dedi.

Ticari amaçlı otomatik aramalar, SMS ve e-posta gönderimi için tüketicinin onayını gerektiren Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun kapsamında firmalar onay almadıkları tüketicinin doğum gününü bile kutlayamayacak.

TBF Genel Başkanı Deniz, Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanuna yönelik AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu kanunun ticari elektronik iletilerin ne olduğu ve elektronik ticaret ile ilgili bazı hususları düzenlediğini belirterek, son 5 yılda kendilerine gelen tüketici şikayetlerinin ilk sıralarında istenmeyen SMS, e-posta ve otomatik aramaların yer aldığını kaydetti.

Bu kanunun ticari elektronik iletilerle ilgili tüketici onayını şart koştuğunu ifade eden Deniz, şunları söyledi:

"Tüketicinin onayı, bir mal veya hizmet satın alırken ayrıca bir irade beyanında bulunup 'ileti almak istiyorum' diyerek bir sözleşme yapması halinde veya tüketicinin herhangi bir firmadan 'ben sizden haberdar olmak istiyorum' diyerek kendiliğinden başvurmasıyla oluyor. Yasanın yürürlüğe girmesinden önce firmaların onay istemek için çok sayıda ileti gönderdiklerine şahit olduk. Hatta bazı firmalar 'bizden haberdar olmak istemiyorsanız bize SMS atın' demeye başladı. Hayır böyle bir şey yok. Ticari iletiler için onay verilmesi gerekiyorsa her türlü kanal kullanılarak ücretsiz yapılması gerekiyor. Diyelim ki tüketici bir firmaya onay verdi ama geri almak istiyor. Onayını geri almak isteyen tüketiciye yine ücretsiz bir yöntemin gönderilen iletilerde belirtilmesi gerekiyor."

Deniz, bazı firmaların kanunda açık aramaya çalıştığını öne sürerek, "Yasa onayın açık verilmesi gerektiğini söylüyor. Tüketicinin sessiz kalması iletiyi reddettiğini gösterir. Sizin onaylamadığınız firmanın doğum gününüzü bile kutlamaya kalkan bir iletisi varsa o da bu yasa kapsamında yasaklanan iletiler kapsamında yer alıyor" dedi.

'EN ÇOK HANGİ FİRMANIN YASAYI İHLAL ETTİĞİNE YÖNELİK RAPOR HAZIRLAYACAĞIZ'
İstenmeyen iletilere muhatap olan tüketicilerin Gümrük ve Ticaret Bakanlığı İl Müdürlüklerine şahsen veya e-Devlet üzerinden mobil imza veya elektronik imza ile yasaya aykırı davranan firmayı şikayet edebileceklerini aktaran Deniz, şunları kaydetti:

"Şikayet üzerine bakanlık bir denetim mekanizması çalıştırıyor. Eğer gerçekten ihlal söz konusu ise para cezası geliyor. Biz örgüt olarak yasayı ihlal eden firmalarla ilgili kendi içimizde de bir ihbar mekanizması oluşturduk. Yasaya uymayan firmaları örgüt olarak şikayet etmeye başlayacağız. Tüketicilerden de ricamız iletilerle ilgili üşenmeden bakanlığın ilgili birimlerine şikayetlerini bildirmeleridir. En çok hangi firmanın yasayı ihlal ettiğine yönelik önümüzdeki aylarda da bir rapor hazırlamayı düşünüyoruz."

Deniz, istenmeyen ticari elektronik iletilerin gündeme gelmesinin kişisel bilgilerin korunmasını da içerdiğini belirterek, kanunun yürürlüğe girmesiyle yasaya aykırı davrananlara bin liradan 50 bin liraya kadar para cezasının uygulanmasının söz konusu olduğunu anımsattı.

09.05.2015, Habertürk http://www.haberturk.com/ekonomi/teknoloji/haber/1076120-yasayi-delen-sirketlere-yonelik-rapor-hazirlaniyor