10 Ağustos 2018 Cuma

Biz halkız, yeniden doğarız ölümlerde...

Günler sonra sayın Erdoğan’ın Bayburt’ta, sayın Albayrak’ın da İstanbul’da ilk kez açıklama yapacağı günde, dolar kuruna rekor üstüne rekor kırdıran ABD bununla da yetinmedi. Aynı dakikalarda Trump tweet atarak, alüminyum ve çelik vergisini arttırdığını ve Türkiye ile ilişkilerinin iyi olmadığını açıkladı.

Görünen o ki, diplomatik süreç bitti. Kılıçlar çekildi. 

Dolar kurunun geldiği yer ve önümüzdeki günlerde geleceği seviyelere ilişkin öngörüler dikkate alındığında, yaşanan süreçte, geriye gidiş seçenekleri tükenmişe benziyor.

Küresel güç, kapitalizm vargücüyle üzerimize yükleniyor ve daha sert yüklenmeye devam edecek.

İçimizdeki sorunlar, eleştiriler, muhalefetimiz vesaire, ne varsa; onları toprağa gömme anındayız.
Biz kendimizle yüzleşir, hesaplaşırız.
Ama şimdi kapitalizme direnme zamanıdır.

Yapılacaklar listesi uzun değil.

İncirlik masamızda. Askıya alacağız.

Bankaların, süreci ağırlaştıracak yaklaşımlarını engelleyecek, geçici nitelikte düzenlemeleri hızla karara bağlayacağız. Elbet, kredilerin tahsilatında sıkıntı olacak. "Zarar etmeyin, ama kârlarınızdan özveride bulunun" diyeceğiz.

Fırsatçılar, ayağınızı denk alın. Canı yanan bir halkın tokadı iz bırakmaz, öldürür. Bu ülkede iş yapacaksanız, sattığınızın arkasında duracaksınız.

Yurtdışındaki dostlar; paralarınızın yabancı banka yerine, ülkemizdeki bankalarda yine döviz olarak kalmasında hiçbir sakınca yok.

Alacaklı komşularımız, iş ortaklarımız, paydaşlarımız; evet, sizin gırtlağınıza çöküldü. Ama size borcu olanın gırtlağına siz de çökerseniz, paranız gelmez, sadece kriz büyür.

Yaşam için gerekli, zorunlu olmayan hiçbir ithal ürünü satın almayacağız.

Elbisemizi, yediğimiz yemeği, bindiğimiz arabanın markasını değil; yüreğimizi ve beynimizi ortaya koyacağız.

Paylaşmak güzeldir. Ellerimiz, birbirimizin sırtında olacak.

Tüneldeyiz, ama çıkacağız.
Ve kapitalizme direnirsek, kazanacağız.
Deneyelim, göreceğiz.