18 Şubat 2015 Çarşamba

Abonelik Birkaç Dakika, İptali Günlerce Sürüyor

Firmaların abonelik iptal talebini faks yoluyla istemesi ve süreyi uzatması vatandaşı bıktırdı. Binbir güçlükle gönderilen fakslara rağmen bazı şirketlerin isteksiz davrandığını belirten TÜSODER Başkanı Aydın Ağaoğlu, “Abonelik fesih talebi geldikten 48 saat sonra iptal edilmezse, o süreden sonraki kullanım ücreti talep edilemez.” dedi.

Digiturk, Superonline, Türk Telekom, D-Smart gibi platformlara abone olan tüketiciler aboneliği iptal etmek istediğinde birçok zorlukla karşılaşıyor. Bu platformlara abone olan müşteriler Aboneliklerini sonlandırmak istediğinde; şirketler, talebin kendilerine telefon yerine faks yoluyla iletilmesini istiyor. Faks çekmek gibi bir ilkel bir uygulama, tüketiciye zaman kaybettiriyor.

Abonelik iptali için faks çekmenin veya tüketicinin abone merkezlerine davet edilmesinin aboneye eziyetten başka bir şey olmadığını belirten Tüketici Sorunları Derneği (TÜSODER) Başkanı Aydın Ağaoğlu, “Her şeyden önce bu ülkenin kırsal kesiminde yaşayan, faks çekme imkânı olmayan aboneleri de göz önüne almalıyız. Kaldı ki şehir merkezlerinde yaşayan insanların da faksa ulaşma imkânı mail ya da telefon kadar yaygın değil.” dedi. Ayrıca zaman zaman abonelik iptal işlemini gerçekleştirmek istemeyen firmaların faksla talebe rağmen aboneliğinin sonlandırılmadığını söyleyen Ağaoğlu, sorunun üzerine gidildiğinde ise kurumların, ‘faksınız okunaksızdı’ şeklinde cevap verdiğini belirtiyor.

Şirketlerin telefonla yapılan işlemden duyduğu güvenlik endişesi için de farklı yöntemlerin denenebileceğini kaydeden Ağaoğlu, “Mesela tüketiciye daha önce yani abonelik sırasında belirlenen anne kızlık soyadı, en sevdiği arkadaşı gibi güvenlik soruları sorulabilir.” dedi.

‘Faks çek’ diyen Digiturk’e para cezası verilmişti
Konu ile ilgili Digiturk’e Eylül 2012’de abonelerine sadece faks yoluyla iptal başvurusu zorunluluğu nedeniyle para cezası verilmiş ve soruşturma açılmıştı. Yani 2012’ye kadar Tüketici Hakları Yönetmeliği’ne göre bu tarz aboneliklerin kapanmasında sadece faks seçeneğinin sunulması, doğru değildi. Fakat 2013’ün Haziran ayında tüketici hakları yönetmeliğinin 18. maddesinde yapılan değişiklikle bu uygulama yasal bir hale geldi. Firma yetkilileri, bu uygulamayı güvenlik için yaptıklarını ifade ediyor. Abonelik iptal işlemi gerçekleştirmek isteyen bazı tüketiciler ise bu durumdan, “İşlemler arasında bir farklılık olmamasına rağmen müşterinin faksa yönlendirilmesi, bazı belge ve bilgilerin istenmesi iptal sürecini yavaşlatmak ve bu süreçte tüketiciyi ikna ederek kararından vazgeçirmek amacını taşıyor.” Şeklinde yakınıyor. Mağduriyetini şikayetvar.com adlı web sitesinde dile getiren Selman T.,“D-Smart Net ile sözleşmemin bitmesi için defalarca faks numarasını denememe rağmen sürekli meşgul olan hattan dolayı faksı bir türlü gönderemedim. Böyle bir iptal işlemi olabilir mi? Telefondan kayıt alırken güzel, iptal ederken koskoca bir firma kullanılmayan bir faks numarası ile bizi oyalıyor.” dedi. Bir diğer şikâyetçi Alihattin A. ise “Digiturk üyesiyim, yeni üyelere tanınan avantajlardan faydalanamadığım için üyelik iptali istedim. Mektup ya da faks ile bunu yapmamı istediler, yapacağız bakalım ama iptal etmemek için ellerinden geleni yapacaklarını düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.
Bu uygulamanın tüketicinin güvenliğini sağladığını ifade eden Tüketiciler Birliği Federasyonu Genel Başkanı Mehmet Bülent Deniz ise, “Bu şekilde olması bana göre tüketicinin güvenliğini sağlıyor çünkü aboneliğin feshi için her ne kadar müşteri hizmetleri tarafından yapılan ses kayıtları bir yıl boyunca saklanıp mahkemede kanıt olarak kullanılsa da yazılı iptal isteminin daha güvenli olduğunu düşünüyorum.” diye konuştu. Ağaoğlu ise abonelik iptal süresinin uzaması durumunda tüketicilere; “Abonelik fesih talebi geldikten 48 sonra abonelik iptal edilmezse yönetmeliğe göre tüketiciden o süreden sonraki kullanım ücreti talep edilemez.” dedi.
Fatih Çelik, 21.01.2015 Zaman http://www.zaman.com.tr/ekonomi_abonelik-birkac-dakika-iptali-gunlerce-suruyor_2272482.html

"kayıp-kaçak oyunu'nda son perde"

Siyasi iktidarın elektrik tüketimindeki kayıp-kaçak bedeli ile ilgili hazırladığı yasa tasarısını değerlendiren Tüketici Birliği Federasyonu (TBF) Genel Başkanı Mehmet Bülent Deniz; “hukuk devleti ilkesi ayaklar altına alınmaktadır” dedi.

Tüketici Birliği Federasyonu (TBF) Genel Başkanı Mehmet Bülent Deniz konuyla ilgili şu açıklamayı yapmıştır:

Yıllardır elektrik hizmetinden alınan kayıp-kaçak bedeli tüketiciler tarafından tepkiyle karşılanmakta ve bu bedelin alınmamasına ilişkin yoğun bir toplumsal istem bulunmaktadır.

Bu süreçte tüketici vicdanını rahatsız eden kayıp-kaçak bedeli ile ilgili olarak tüketiciler tarafından çok sayıda yargısal başvuru yapılmış, bu başvuruların çoğunluğu tüketiciler lehine sonuçlanmıştır.

Son olarak Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından, 21.05 2014 tarihinde verilen (E: 2013/7-2454, K: 2014/679) karar ile elektrik tüketiminden alınan kayıp-kaçak bedelinin hukuk devleti ve adalet düşüncesi ile bağdaşmadığına hükmedilmiş ve bu karar tüm hukuk yolları tüketilerek kesinleşmiştir.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı sonrasında ülke çapında yüzbinlerce tüketici, bu bedelin iadesi için elektrik dağıtım firmalarına, Tüketici Hakem Heyetlerine ve Tüketici Mahkemelerine başvurmaya başlamıştır. Toplamda milyarlarca lirayı bulan ancak abone için yüksek olmayan kayıp-kaçak bedellerinin iadesi için gerçekleşen başvuruların yoğunluğu, bu bedelin alınmasına ilişkin tüketicideki rahatsızlığın en üst noktada olduğunu göstermektedir.

Başta Tüketici Birliği Federasyonu (TBF) olmak üzere birçok tüketici örgütü tarafından kayıp-kaçak bedelinin kaldırılması, ödenmesi gereken tutarların da, kamu maliyesine ve elektrik dağıtım firmalarına olağanüstü yük getirmeyecek şekilde mahsuplaşma veya bulunacak başka bir yöntem ile tüketiciye ödenmesine ilişkin olarak siyasi iktidara ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’na yapılan çağrılar sonuçsuz kalmıştır.

Geçtiğimiz günlerde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız tarafından, Ocak ayı içinde bu konuda sistemi ve tüketicileri rahatlatacak bir yasal düzenleme yapılacağı bilgisi verilmiştir.

Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı, 28 Ocak 2015 tarihinde Bakanlar Kurulu’nda imzalanarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne gönderilmiştir.

Tasarı incelendiğinde, Bakan Yıldız’ın söylediğinin aksine; kayıp-kaçak bedelini yasallaştıran, dahası bu bedel ile ilgili olarak yargılama yetkisini sınırlayan düzenlemeler bulunduğu görülmektedir.

Geçmişte bankalar tarafından alınan haksız bedellerin çözüleceği vaadi ile yasalaştırılan ve aksine bu bedellere yasal kılıf oluşturup tüketicilerin yargıdan aldıkları yüzbinlerce kararı bir çırpıda yok eden torba yasa oyunu, kayıp-kaçak bedelinde de oynamaya başlamıştır.

Kayıp-kaçak bedelindeki haksızlığı giderecek, bugüne kadar alınmış bedellerin de geri iadesine ilişkin çözüm getireceği beklentisinde olan otuz dokuz milyon elektrik tüketicisi büyük bir hayal kırıklığı yaşamaktadır. Tüketiciler, dün bankalara tercih edilmemiş, bugün de siyasi, iktidar tarafından elektrik dağıtım firmalarına teslim edilmiştir.

Anayasa’daki sosyal devlet, hukuk devleti, yurttaşın hak arama özgürlüğünü elinden almaya kalkan bu tasarının geri çekilmesini istiyoruz. Tüketici Birliği Federasyonu (TBF), tasarının bu haliyle yasalaşacak olması halinde Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi aşamalarına kadar yargısal tüm girişimleri yapacaktır.

Mehmet Bülent Deniz
Genel Başkan