2.
Dünya Savaşı, sadece yaşamını kaybedenler için değil evlerini terk edenler için
de felaket oldu. Milyonlarca insan tüten ocağını, sokaklarını, anılarını
bırakıp mülteci olarak yollara düştü.
O
felaketten sonra ilk kez 2013 yılında, elli milyonun üzerinde insan göç etti.
2013’de
mülteci olanların sayısı ellibir milyonu geçti.
Bu
rakam Hollanda, Belçika gibi ülkelerin toplam nüfusundan fazla. Neredeyse tek
başına bir İtalya.
Ve
dünya, mülteci kıyafetinin içine sıkıştırılan milyonları izlemeye devam ediyor.
…..
25
Eylül 1964 benim doğum günüm.
Erdal
Eren’in de doğum günü.
12
Eylül cuntasının 13 Aralık 1980’de astığı, 17 yaşındaki çocuk.
Ben
bugün 51 yaşındayım.
Erdal
hep 17’sinde..
“ölü çocuklar hiç
büyümez”
…..
Birkaç
gün önce Musul’a gönderdiğimiz askerlerimizi bugün geri çekmeye başlamışız.
Onüç
yıldır ABD askerinin çizmeleri altında bulunan Irak’ın bile bize kafa
tutmasına, Türk mallarına boykot gibi uçuk tepkilerine neden olan operasyondan
geri adım.
Onca
yaşanan gerginlik, şu-bu…
Ağa
ile köylünün kasabaya yolculuğu gibi.
Ağa
yolda tuvaletini yapar ve köylüye, “şunu
yersen sana 50 kayme” teklifinde bulunur.
Beş
parasız köylü afiyetle yer ve parayı alır.
Ama
yaptığından pişman ve intikam ister; az giderler ve bu sefer köylü tuvaletini
yapar ve aynı teklifte bulunur.
Durduk
yere cebindeki paradan olan ağa fırsatı kaçırmaz ve köylünün pisliğini yer ve
parasını geri alır.
Kasabaya
geldiklerinde saf köylü sorar; “Ağam,
yola çıktığımızda senin cebinde 50 lira vardı. Şimdi yine cebinde 50 lira var.
İyi de biz bu b.ku neden yedik?”
…..
Çok
sayıda yerleşim merkezinde günler süren sokağa çıkma yasağı.
İşyerleri
kapalı, insanlar evlerinde.
Son
SMS olayı olmasaydı, sokağa çıkma yasağı olan yerlerde eğitim-öğretimin de
durduğunu fark etmeyecektik belki, çünkü okullar da kapalı.
Sokağa
çıkma yasağı olmayan yerlerde öğrenim devam ediyor.
Eğitimin
kesintisiz sürdüğü kentte yaşayan öğrenci ile sokağa çıkma yasağının vurduğu
kentteki öğrenci, aynı zamanda, aynı sınavlara girip yaşamlarını belirleyecek;
TEOG, LYS ve adını bilmediğim sınavlarla…
Gelin,
fırsat eşitliğine bir de buradan bakalım.
…..
Suskunluğumuzun
sessizliğini, silâh sesi dolduruyor.
…..
Egemen
güç hukuk düzeninin hem içinde, hem de dışındadır.
Egemen
güç, hukuku belirlerken kendi için hukuku askıya alabilir. Askıya alma, egemen
gücün tüm hukuk dışı uygulamalarını meşru duruma getirir.
Yani,
“devlet terörü” diye nitelenen şiddet aslında egemenin kendisi için hukuku
askıya almasından başka bir şey değildir ve şiddetini –yazık ki-meşrulaştırır.
#filgunlugu