-Dünyanın farklı yerlerinde kurulan sahte çağrı merkezlerinden
vatandaşların telefonlarına gelen çağrılar, kabul edilmesi veya geri aranılması durumunda yüksek faturalara neden olabiliyor
-Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mehmet Bülent Deniz: -''Gelen çağrılara ya da mesajlara cevap verilmemelidir. Bu numaralarla iletişim kurduğunuzda size pahalıya mal olabilir''
Dünyanın farklı yerlerinde kurulan sahte çağrı merkezlerinden vatandaşların telefonlarına gelen çağrılar, kabul edilmesi veya geri aranılması durumunda yüksek faturalara neden olabiliyor.
Telefon üzerinden yapılan birçok dolandırıcılık yönteminin deşifre olmasının ardından arayışlara giren dolandırıcılar, yeni yöntemler geliştiriyor.
Yurt dışındaki bazı çağrı merkezlerinden rastgele numaraları arayan ya da cevapsız çağrı bırakan dolandırıcılar, aramayı kabul eden ya da geri dönüş yapan vatandaşlardan haksız kazanç elde etmeye devam ediyor.
AA muhabirine açıklama yapan Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mehmet Bülent Deniz, yurt dışındaki bazı çağrı merkezlerinden yapılan aramaların dolandırıcılık maksatlı yapıldığı konusunda vatandaşları uyardı.
Deniz, genelde bu çağrı merkezlerinden vatandaşlara SMS ve çağrı geldiğine dikkati çekerek, ''Gelen çağrılara ya da mesajlara cevap verilmemelidir. Bu numaralarla iletişim kurduğunuzda size pahalıya mal olabilir. Bu nedenle tanımadığınız yurt dışından gelen ve özellikle cinsel ve siyasi mesajları dikkate almayın'' diye konuştu.
Son zamanlarda kötü niyetli olarak yurt dışında kurulan çağrı merkezlerinin olduğunu dile getiren Deniz, buradan gelen çağrıları kabul eden ya da geri dönüş yapan vatandaşların yüksek faturalarla karşılaşabildiğini anlattı.
Tüketicinin istemediği telefon aramalarını engellemesinin bir yolunun olmadığını vurgulayan Deniz, şöyle devam etti: ''SMS'ler engellenebiliyor telefonlara kıyasla. Ama aramaların önüne tümüyle geçilemiyor. Çünkü sadece numara engelleme hakkımız var. Bu da sorunun önüne geçmeye yetmiyor. Çünkü bir numarayı kapatıyorsunuz, bir başka numaradan arıyorlar.''
Cep telefonların suiistimale son derece açık bir sistemle işlediğini savunan Deniz, cep telefonu kullanıcılarının aldıkları ya da yaptıkları aramalar konusunda son derece dikkatli olması gerektiğini ifade etti.
Deniz, kısa mesaj ve telefon suretiyle yapılan pazarlamada da yasa dışı ve dolandırıcılığa matuf noktaların olabileceğinin altını çizdi.
Aslında var olmayan bir takım mal ve hizmetlerin vatandaşlara pazarlandığını vurgulayan Deniz, ''Örneğin; '24 saat ücretsiz sağlık hizmeti kazandınız' şeklinde bir mesaj ile başlıyor. Aradığınızda hemen sizden kredi kartınızın numarasını isteniyor. Numaranızı verdiğinizde, hemen hizmet bedeli çekiliyor. Halbuki siz 24 saat sağlık hizmeti satın aldığınızı düşünürken satın aldığınız şey aslında 24 saat ücretsiz verilen ambulans hizmetidir. Siz devletin verdiği bedava ambulans hizmetini parayla satın almış oluyorsunuz. Bunun farkında bile değilsiniz'' diye konuştu.
-''Müsait değilim'' derseniz, kurtulursunuz-
Tüketicilerin dolandırılmaması için sürekli olarak tavsiyelerde bulunduklarını anlatan Deniz, ''Tüketici bir kere alışveriş yapacaksa görerek, tartarak ve dokunarak alışverişini yapmalıdır.
Pazarlama taktiğiyle dolandırıcılık yapan bir takım çağrı merkezlerinin de olduğuna değinen Deniz, ''Sizi arayarak yalandan 'müsait misiniz?' diye sorarlar. 'Müsaitim' dediğiniz andan itibaren hiç istemediğiniz bir görüşmeyi kabul etmiş oluyorsunuz. Size yapılan psikolojik baskı sonucunda, hiç arzulamadığınız bir şeyi almış oluyorsunuz. Üstelik çok pahalıya da almış oluyorsunuz. Bu yüzden bu tür telefonlara 'Müsait değilim' derseniz, kurtulursunuz'' dedi.
Vatandaşların hiç bilmediği ve tanımadığı insanların sesine bakarak görmediği bir hizmeti satın almalarını yanlış bulduğunu söyleyen Deniz, şunları söyledi:
''Aldığınız ürünü 7 gün içerisinde iade hakkınız var. Ancak aldığınız ürünü iade etmek için muhatap bulmakta sıkıntı çekersiniz. Bu süre ayları, yılları bulabilir. Bazılarına ise hiç ulaşmayabilirsiniz. Bu nedenle kendinizi riske atmayın. Tüketici görmediği, dokunmadığı ürünler konusunda yanılabileceği için parasını kaybetmesi çok daha mümkün hale geliyor.''
-''SMS engellenebilir, telefon zor''-
Deniz, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından 2008 yılında yürürlüğe konulan Tüketici Hakları Yönetmeliği'nin, vatandaşlara cep telefonu kullanımı konusunda bazı rahatlıklar getirdiğini aktardı.
GSM müşterisi olanların istenmeyen mesajların kendilerine ulaşmasını GSM firmasına müracaat ederek engelleyebildiğini ifade eden Deniz, ''Böylece büyük oranda bu pazarlamacılığa ve dolandırıcılığa yönelik sms mesajları tüketiciye ulaşmayacaktır. Ancak gelen telefonlarla ilgili yani sigarayı bıraktırma, bazı bitkisel ilaçların pazarlaması ve bankalardan gelen telefonlar var. Kredi kullandırmak için gibi telefonlar var. O telefonların engellenmesi şu aşamada mümkün değil. Çünkü siz ancak numarayla engelleyebiliyorsunuz. Belli bir numarayı engelleyebilseniz bile başka bir numaradan size pazarlama için telefon geldiğinde problemi çözememiş oluyorsunuz.''
Mehmet Ali Derdiyok-Anadolu Ajansı 28.08.2012
1 yorum:
İgililer bu konuyu sık sık gündeme taşımasına rağmen hala bu kişilere itibar edilmemesi lazım diye düşünüyorum..
Yorum Gönder